Dolar/TL bu sabah itibarıyla 28.93 seviyesinde Euro/TL ise 31.46 ile zirve tazeledi. TL, dolar karşısında yıl başından beri yaklaşık yüzde 35 değer kaybetti. Kur üzerinde kamu kontrolünün gevşediği Haziran ayından bugüne TL’deki değer kaybı ise yaklaşık yüzde 28 oldu.
Bunun yanında yayımlanan küresel borç raporu Türkiye’de hane halkarının durumunu gözler önüne serdi. Türkiye’de şirketlerin borcu azalırken, hane halkına ait borçlar yüzde 11,6‘dan yüzde 12,3‘e çıktı.
“DOLAR VE EURO’DA DURUM KRİTİK”
Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon tahminlerinin gerçekleşmesinin zor olduğunu belirten Ekonomi Yazarı Çetin Ünsalan, “Orta vadeli programdaki hedefleri bile dikkate alsanız çok gerçekçi olmadığını görüyorsunuz. Dolar ve Euro açısından ortada kritik bir durum var. Açıklanan yüzde 61,5 enflasyon kadar bile Türk lirası yıpransa olmamız gereken seviyeden 3-4 lira daha yukarda olmamız gerekiyor. Dolar bir süre baskılanabildi ancak artık ya para bulunamadığından ya da akışına bırakıldığı için yukarı yönlü çıkışını sürdürüyor. Kimsenin inanmadığı ama TÜİK tarafından açıklanan enflasyon kadar yıpranma payı versek zaten 33-34 seviyesini görüyoruz” dedi.
GRAM ALTINDA YÜKSELİŞ SÜRECEK Mİ?
Jeopolitik riskler devam ettiği müddetçe, inişler çıkışlar olsa da MTA fiyatlarının yükseleceğini öne süren Ünsalan, ons fiyatının da gerilerde kaldığını belirtti. “Gram altın önemli çünkü yurttaşlar günlük birikimlerini koruyabilmek adına altın tercih ediyor” diyen Ünsalan, “Belirsizlik ortamında geleneksel olarak yurttaş yastık altında altın biriktirmeye başlar. Mevduat hesabı yerine yastık altında olması ise paranın piyasadan çekilmesi anlamına gelir. Bu da iç piyasadaki tıkanıklığı tetikler. Gram altına talep artar ve yükseliş sürer. Yıl sonu için bir fiyat tahmini yapmak da pek mümkün değil” ifadelerini kullandı.
2024’ÜN GÜNDEMİ İŞSİZLİK!
2024 yılının en önemli gündem maddelerinin başında işsizliğin yer alacağını aktaran Ünsalan, “Biz yurttaşların çektiği ekonomik sıkıntıları biliyoruz ancak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan bilmiyor. Türkiye’de açlık ve yoksulluk sınırın altında yaşayan kimse olmadığını ifade etti. Sorunu görmedikten sonra çözümü görmek zor oluyor. Mesele sadece eve ekmek götürmek değil, geçinemeyen çiftçiden tutun siftah yapamayan esnaf var” diye konuştu.
İşssizlik arttıkça kayıt dışı ekonominin de besleneceğini söyleyen Ünsalan, “2024 bütçesinde sadece ÖTV ve KDV’den tahsilat hedefi 4 trilyon lira. Bu insanlar bu paraları nasıl ödeyecekler? Bir ürünü normal fiyatına alamayan kişi niteliksiz ve sağlıksız hatta kaçak üretimlere yönelir. Bu hem halk sağlığı açısından problem, hem de sağlık giderlerini artıracak” dedi.
KONUT PİYASASINI İŞARET ETTİ!
Türkiye’nin gündeminden bir türlü düşmeyen, “kara para aklama” suçlamasıyla yargılanan fenomenlere ilişkin yorumlarda bulunan Ünsalan, konut piyasasındaki çelişkilere dikkat çekti. Ünsalan konut piyasasının da incelenmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Türkiye’de konut satışlarının düşmesine rağmen, konutların yüzde 80‘i krediyle alınmamış. Yani nakitle alınmış. Konutları alan kişiler de sınırlı sayıda. MASAK buna da bakmalı. Ekonomi yönetiminin ısrarla görmezden geldiği konut piyasasına da gözatılması gerekiyor. Bir yerde talep düşerken fiyat artmaz. Bu gibi anormal artışlar söz konusu ise, birileri sistematik olarak konut satın alıyorsa burada bir sorun vardır.”