Haber: MAHİR BAĞIŞ – Kamera: MEHMET MEHMETLİOĞLU
6 Şubat depremlerinin 1. yılında ANKA Haber Ajansı, Hatay Samandağ’da hala çadırda yaşamak zorunda kalan depremzedelerle görüştü. Zor koşullarda yaşayan depremzedelerden Daviya Hüzmeli; deprem gününden bu yana ne çadır ne de konteyner bulabildiklerini söyledi. Hüzmeli, “İki tane çocuğum var çadırım bile yok. Annemlerde, amcamlarda şurada burada kalıyorum. Şu an komşulara gönderdim ısınsınlar diye” dedi.
Türkiye’de, 6 Şubat 2023 tarihinde, saat 04.17’de Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Ardından saat 13.24’te merkez üssü Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesi olan 7,6 büyüklüğünde ikinci bir deprem daha meydana geldi. Depremler, 11 ilde yıkıma neden oldu. Yaklaşık 13 milyon yurttaşın etkilendiği depremlerde Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ illerinde resmi açıklamalara göre; 50 bin 783 kişi yaşamını yitirdi, depremlerden 11 ilde 14 milyon kişi etkilendi.
ANKA Haber Ajansı, depremin 1. yılında deprem bölgesini gözlemledi, depremzedelerle görüştü, 1 yıl önce olduğu gibi onların sorunlarını dinledi.
Enkaz kaldırma çalışmalarının hala devam ettiği Hatay Samandağ’da depremzedeler konteyner kentlerde kendilerine yer bulamıyor. Soğuk havada çadırda ısınamadıklarını belirten depremzedeler, bir depremzede çadırında çıkan yangında iki çocuğun yaşamını yitirdiği 4 Ocak’tan bu yana elektrikli ısıtıcı kullanırken de tedirgin.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Birkaç ay içerisinde deprem bölgesinde 309 bin konutun inşasına başlıyoruz. Sizlerden bunun için 1 yıl süre istiyorum. Ölenleri geri getiremeyiz, onların dışında tüm yaraları saracak kudrete sahibiz” demişti. Çadırda yaşayan yurttaşlar yıkılan evlerinin yeniden inşası için hala beklediklerini söylüyor. Bazı yurttaşlar da evlerinin akıbetinin ne olduğundan haberdar olmadıklarını ileri sürüyor.
“AFAD 4 AYDIR KONTEYNER GÖNDERMİYOR”
Depremzede Gülben Çiçek, iki çocuğu ve eşi ile birlikte bir yıldır çadırda yaşıyor. Çiçek, “Enkaz kaldırılmadan önce konteyner talebinde başvuru yapmadım çünkü koyacak yerim yoktu. Evimizin enkazı kaldırıldıktan sonra başvuru yaptım. AFAD 4 aydır konteyner göndermiyor” diye yakındı.
Çiçek, çadırın bölümlerini de tarif ederek yaşadığı zorlukları, “Çadırım bu, mutfağım bu tarafta tuvaleti kendi imkanlarımızla yaptık. Çok yağmur yağdığı zaman çocuklarımı tuvalete geçirmek için şemsiyelerle gidiyoruz. Son 1 aydır içeriye su geçiyor, güneşten dolayı yıpranma oluyor” sözleriyle anlattı.
Çadırda kişisel temizlik imkanlarının da kısıtlı olduğunu belirten Çiçek, “Banyomuz yok. Çocuklarımı annemlere götürüyorum” dedi.
“HALA AĞIR HASARLI BİNALAR YIKILIYOR, ÖLEN CANLARIMIZ BULUNAMADI”
Çiçek, Erdoğan’ın “Sizlerden 1 yıl süre istiyorum” sözlerinin ardından yaşadıklarını şöyle aktardı:
“1 yıl geçmesine rağmen toplanacak diye bir şey yok çünkü hala ağır hasarlı binalar yıkılıyor, ölen canlarımız bulunamadı…Maddi durumumuz çok kötü. Eşim yevmiyeci olarak çalışıyor. Bütün ay çalışırsa asgari ücret diyebilirim. Sosyal yarımdan bin 300 lira yatıyor her ay sadece…”
“HALA BİZ ÇADIRDA YAŞIYORUZ, KONTEYNER VERMEDİLER”
Samandağ’ın Sutaşı mahallesinde konteyner bulamayıp çadırda yaşamak zorunda kaldığını söyleyen Ali Latifeci, “Hala biz çadırda yaşıyoruz, konteyner vermediler. Devlet bize güya yerinde dönüşüm falan verecekti. Kira bedeli veriyor” dedi.
“KIZIM LİSE SON SINIFTA BU KIZ SINAVA GİRECEK, EK DERS İSTİYOR”
Eşi Firuz Latifeci ise çocuklarının yeterince eğitim imkanlarından yaralanamadığını belirterek, “Benim kızım lise son sınıfta bu kız sınava girecek, ek ders istiyor, okula gidecek bunun harçlığı var. Diğer oğlumda…3 çocuk okutturuyoruz yetiştiremiyoruz” diye konuştu.
“ISINMA DİYEMİYORUZ, BELİRLİ BİR SAAT SONRA KAPATIYORUZ, BATTANİYE ALTINDA SIĞINIYORUZ NE YAPALIM”
Ali Latifeci, 4 Ocak’ta Samandağ’da çadırda çıkan yangın nedeniyle yaşamını yitiren iki çocuğu anımsatarak, “Yakınlarda yangın oldu bu elektrikli soba yüzünden, iki çocuk öldü. Elektrik sobası ısınır, o ısınmasa kablolar ısınır kısa devre yapar ve çadırları yakar. Isınma diyemiyoruz, belirli bir saat sonra kapatıyoruz, battaniye altında sığınıyoruz ne yapalım” dedi.
“İKİ TANE ÇOCUĞUM VAR ÇADIRIM BİLE YOK… ŞU AN KOMŞULARA GÖNDERDİM ISINSINLAR DİYE”
Samandağ’da zor koşullar altında yaşamaya çalışan depremzedelerden birisi de Daviya Hüzmeli… Hüzmeli, depremin yaşandığı günden beri ne çadır ne de konteyner bulamadıklarını söyledi:
“İki tane çocuğum var çadırım bile yok. Annemlerde, amcamlarda şurada burada kalıyorum. Şu an komşulara gönderdim ısınsınlar diye” dedi. Eşinin, “Depremden sonra işini de kaybettiğini, deprem öncesinde bir otelde garson olarak çalıştığını belirten Hüzmeli, “Kira yardımı ile geçiniyoruz 3 bin lira…”
“VALİYE DENK GELDİM KONUŞTUM KONTEYNER İSTİYORUM DİYE. KAYDINI ALIN DEDİLER KAYDIMI DA ALDILAR AMA VERİLMEDİ”
Biri 3, diğeri 1,5 yaşında çocukları ile yaşam mücadelesi verdiğini ifade eden Hüzmeli, “Konteyner başvurusu yaptım o da onaylanmadı. Çadır da verilmedi. Sürekli başvuru yapıyorum konteyner kente geçebilmek için…Bir ara valiye denk geldim, konuştum… Konteyner istiyorum diye… ‘Kaydını alın’ dediler. Kaydımı da aldılar ama verilmedi” dedi.